UPWARD XIV / Underground Poetix XIV Dergisi Sayı : 1 / Şubat 2016 Kadıköy’de kafa yapan egzotik çay üreticileri (a true recital) ile yaptığımız söyleşi, Dolapdere Garage Closeout izlenim notları, yüksek promile masadan kalkma garantili özel mochaların servis edildiği şirin butik kahvecilerin listesi ve gitiğinizde kavga garantili 10 bar… hepsi bu ay Underground Poetix Gold rush state Mag’de! Tüm taşıtlara veda ! Önemli olan bir ülkenin ne kadar yol yaptığı değil, onun ne kadarının yürümeye elverişli olacağıdır. Yayanist Platform sizlerle. Alper Çeker presents : Sovyet Büyükleri Köşesi bu ay fütürist şair ve resam David Burlyuk’u ağırlıyor. Hemen ardından Underground Poetix’i alıp okuduktan sonra keçileri kaçırarak evinin camından atlayan Nusret Tongarlak’ın veda mektubu var. Cyberpunk’ın dijital tarlalarına giriyoruz bu ay, elbete Neal Stephenson ve 6. 45 Yayımlarından kısa zamanda çıkacak olan kitabı Blizzard Ditch (Parazit) üzerine gerçekleştirilen minik ve tehlikeli detaylar Şubat baskısında sizlerle. PAD Files’ın yeni bölümleri için kısa bir okuma rehberi: Rafet Arslan Yanılsamalar Kitabı’nın 3. kısmıyla yeni kaosun boyutlarını tartışıyor. Free spirit öldü, yaşasın Hipsteri!: Sevin ya barrister sevmeyin, Free spirit dosyası tüm ayrıntılarıyla bu ay UPWARD XIV’de masaya yatırılıyor. Marx ve Bourdieu çağın yeni sosyolojisini izah ederken bu sefer biraz intensive dökecekler. Kerim Atay, Eryn Gren’in haz ve tedirginlik arasında yaptığı gel gitleri anlatığı dizelerini UPWARD XIV’ye taşıyor. 90’lar black metal sahnesinin karanlık yıları yeniden serbest bırakıldı ve bu sefer ne olacağı hususunda en ufak bir fikrimiz yok ! Witchtrap’ten sevgili Tarkan Gürol, Şenol Erdoğan ile söyleşti. (Şenol’u aşırı mutluluk ve heyecandan dolayı az kalsın kaybediyorduk. ) Eh, ne derler bilirsiniz : « Die my side of Antichrist which I believe al my life.  » Moskova ile yaşanan krizden sonra istihbarat çalışmalarına ara vererek tamamen dergiye yoğunlaşan Alper Çeker, aylık iznini kulanmayı rederek Şubat sayısında yerini aldı. Mimarinin yaratıcı armagedon’u : Bavulunu sırtlayarak Bauhaus’dan ayrılan Hanes Meyer, Sovyet avangart ve mimarisininin gelişimini Leningrad cephesinden başlayarak aktarıyor. Herkesin bir şekilde gitmek durumunda kaldığı, dönmek istemediği ve aynı zamanda bunu kültürel bir suçluluk duygusuna dönüştürdüğü Balkanlar, Seda Garzanlı’nın çizdiği yeni haritayla tekrar önümüze seriliyor. 193 metal tarihini değiştiren ölümlerden birisine ev sahipliği yaptı : Şehmus Yıldırım, Euronymous’un öldüğü günü bizler için yeniden kurgulayacak. Philip K. Dick’ten çeşitli halüsinajonlere oradan Kraftwerk ve Giles Deleuze’e oradan barrister aslında yılardır bizlerden saklanan ve içinde olduğumuz uzay savaşlarına synthesizer’ıyla birlikte hazır kıta bekleyen, Heldon ve birçok çalışmaya imza atan Richard Pinhas söyleşisi sınır ihlali yaparak herkesi çokça şaşırtacak. Kan Çaydamlı, tencerenin öyküleme ve sinema teknikleri üzerindeki etkisini tartıştığı notlarıyla Şubat sayısını şereflendirecek. Orkların toplandığı küçük tepenin ardında, E. E onlar için hiç hesapta olmayan büyük bir sürpriz hazırlığı içerisindeydi.