Türkçe’nin, Tatarca denilen kuzey lehçesi, Altinordu Devleti’nde konusulan dildir. Toktamis Han’in 1396 yilinda Emîr Timur’a yenilmesiyle bu devletin topraklari üzerinde Kazan, Kirim, Astrahan, Kasim Hanliklari ortaya çikmistir. Bu hanliklarin sadece hanlari ve yüksek kademedeki idarecileri gerçek tatar, yani Mongol idiler. Fakat, idare edilen Kipçak Türklerine de, hükümdarlarindan dolayi ‘Tatar’ denildi: Türkistan’daki Türklere, baslarindaki Özbek Han’dan dolayi ‘özbek’ denilmesi, son Altinordu Hani Toktamis’a karsi ayaklanip onunla savasan tümen (10 000 atli) beyi Nogay’in buyrugu altindakilere ve onlarin günümüze kadar gelen torunlarina ‘nogay’ adi verilmesi, Osmanli idaresindekilere ‘osmanli’ denilmesi gibi. Zamanla hanlar ve yöneticiler de türklestiler. Sözgelimi, Kirim’in ünlü kahramani, 16. yüzyilda yasamis olan Bora Gazi Giray Han, Türkçe söyleyen birinci sinif bir sâir ve klasik Türk mûsikisinde çok usta bir bestekârdir. Fâtih’in 1475 yilinda gönderdigi Gedik Ahmed Pasa, Kirim kiyilarindaki Ceneviz kolonilerini aldi; Kirim’in Osmanli Devleti’ne katilmasi, çok iyi bir asker oldugu kadar usta bir diplomat da olan Yavuz Sultân Selîm Hân zamâninda olmustur. Kirim Hâni, Osmanli Sadrâzami ile ayni seviyede tutulmustur. Polonya ve Rusya, Kirim Hânina haraç öderlerdi. Daha fazla göster