Demokrasinin Anatomisi II: Türk Demokrasisi Lekeli midir? Bütün dünya toplumlarinda oldugu gibi Türk demokrasisi de büyük bir kriz içindedir. Türk demokrasisinin içine düstügü bu kriz; kendi idealini Bati’nin politik gerçekligine baglamasiyla, sürekli olarak “geçmisle hesaplasma”ya girismesiyle, Türk demosunun herkesi kapsamamasiyla, toplumsal gruplardan birinin mutlak anlamda ayricalikli olmasiyla, herkesin politik agirliginin esit olmamasiyla ve demokrasi kavraminin terazide durmasini saglayan “ben(lik)-öteki(lik)”, “yöneten-yönetilen”, “esitlik-özgürlük”, “kadin-erkek” ve de “birey-toplum-devlet” dengelerinin saglanamamasiyla her gün biraz daha derinlesmektedir. Demokrasinin anatomisi üzerine yapilan çalismalarin ikinci cildi olan bu kitapta; hastaliklari / anatomik problemleri / kriz alanlari düzleminde Türk demokrasisinin lekeli olup olmadigi tartisilmistir. Nihayetinde Türk demokrasisinin Lekeli Demokrasi oldugu tespiti yapilarak Türk demokrasisinin lekeleri, bu lekelerin genel özellikleri ve de nasil temizlenebilecekleri üzerine tefekkür edilmistir. Lekeli Demokrasiler patlayici bir özellik gösterebilmektedirler. Diger bir ifadeyle Lekeli Demokrasiler “bomba” gibidirler. Bir politik alandaki demokrasi kavraminin lekeleri -anatomik problemleri- arttiginda ve israrla temizlenmediginde gerçeklesecek Lekeli Demokrasi patlamasi, o politik düzlemi yasanmaz kilacaktir. Bu baglamda bu kitap, Türkiye’de olasi bir Lekeli Demokrasi patlamasina engel olabilmek adina akademik ve entelektüel bir erken uyari niteligindedir. Daha az göster