Cesur Yeni Dünya - Aldous Huxley Aldous Huxley'in kaleme aldığı Cesur Yeni Dünya adlı eser, distopya tarzında yazılmış en önemli kitaplar arasında yer alıyor. Huxley'in beşinci kitabı olan roman, ilk kez 1932 yılında yayınlandı ve dünya çapında büyük ses getirdi. Ütopyanın Karanlık Gölgesi Distopya Cesur Yeni Dünya'da teknoloji yönünden çok gelişmiş, 26. yüzyılda Ford'dan sonra 632 yılında yaşayan bir toplum düzeni anlatılır. Bu toplum düzeninde hastalık, endişe ya da hüzün olmadığından görünüşte kusursuz bir dünyayı, yani ütopyayı canlandırır. Bu dünyanın vatandaşları Ford adında bir adama ibadet eder ve onu bir tanrı olarak kabul ederler, çünkü bu ütopya toplumu onun fikirleri ve icatları ile yaratılmıştır.   Cesur Yeni Dünya'nın insanları doğal olmayan yöntemlerle test tüplerinde doğarlar ve yetiştirilmek yerine koşulandırılırlar. Devletin ikbali ve devamlılığının güvencesi olan Londra Merkez Kuluçka ve Şartlandırma Merkezinde hipnopedya (uykuda eğitim) tekniğiyle eğitilirler. Bu eğitimin sonunda bireyden ziyade toplumsal olarak hareket ederler. Böylece ütopya toplumunda herkes mutludur artık, herkes şartlandığı için çalışarak eğlenir ve "Herkes herkes içindir".  Cesur Yeni Dünya her ne kadar ütopya literatürüne ait olsa da eserin geneline yayılmış olan distopik bir atmosfer söz konusudur. Bilim ve teknolojinin kulanımıyla totaliter bir hükümet tarafından yönetilen toplumun, distopik (anti-ütopyacı) bir dünyada yaşayışını merkeze alır. Bu dünya düzeninde bireyseliklerin yerini toplum alır. İnsanlar birer makine gibi programlanır. İhtiyacı neticesinde beslenir ve dilediği kişiyle cinsel ilişkiye girer. Bu toplum düzeninde duyguların yerini ihtiyaçlar alır. Aldous Huxley Hakında Tam adı Aldous Leonard Huxley olan İngiliz yazar, ünlü Huxley ailesinin en önemli üyelerinden birisidir.  Dünya çapında en çok romanları ile tanınmış olmasının yanı sıra geniş kapsamlı makaleleriyle de bilinir. Ayrıca kısa öyküler, şir, seyahat yazıları ve film senaryoları da yazmıştır. Özelikle roman ve denemelerinde, toplumsal nitelikleri, norm ve idealeri bir denetçi gibi eleştirir.  Huxley, hümanizmin yanı sıra parapsikoloji ve felsefi mistisizm gibi ruhsal konularla da ilgilenen, dünyanın önde gelen entelektüelerinden biri olarak kabul edilir. Dünya Denetçileri ideal toplumu yaratmışlar, genetik bilimi insan ırkını kusursuzluğa ulaştırmıştır. Alfa-Artı Mandarin sınıfından, Epsilon-Eksi Yarı Moronlara kadar insanlar, önceden belirlenmiş rolerine razı olmaları için yetiştirilirler. Fakat Londra Kuluçka ve Şartlandırma Merkezi’nde, Bernard Marx mutsuzdur. Eski yaşama biçiminin sürdürüldüğü Vahşi Ayrıbölgelerinden birine yapacağı ziyaret derdine çare olmasa da dönerken beraberinde Londra’ya getirdiği “Vahşi”, teknik uygarlığı farklı bir gözle değerlendirir, onlara neleri kaybetiklerini hatırlatır.