Bir İdam Mahkumunun Son Günü - Victor Hugo "Bir İdam Mahkumunun Son Günü", dünya edebiyatının ölümsüzlerinden Victor Hugo'nun (1802-185) yirmi altı yaşında yazdığı bir gençlik yapıtıdır. Victor Hugo'nun içerik olarak bu romandaki amacı çok yalın, çok açık: İdam cezasının hem trajik, hem de saçma yanını göstermek. Onun büyüklüğünde, onun dehasında bir yazar için böyle bir savı insani ve etik boyutlarıyla sergileyerek kanıtlamak hiç de güç değil. Ama bu romanın büyük önemi başka özeliklerinden kaynaklanıyor. Bu yapıt, birinci tekil kişi "ben" ile yazılan romanın ilk örneği. Daha önce böyle bir yöntem bilinmiyor. Demek ki bu özeliğiyle bir yol açıcı, bir öncü bu roman. Roman kahramanının da dediği gibi, bir tür zihinsel otopsi olan bu romanda, modern edebiyatın ilk iç monoloğu ile karşılaşıyoruz. "Bir İdam Mahkumunun Son Günü", bir yazınsal yenilik olan Samuel Becket ve Georges Bataile'ı haber veriyor. Bu da romanın bir başka önemli özeliği. Bataile ve Becket'i tanıdıktan sonra bu romanı daha iyi kavrıyoruz. İdam mahkumunun kendisine ironik bir gözle bir başkası olarak bakışı ise, Victor Hugo'nun Arthur Rimbaud'dan kırk yıl önce 'Ben Bir Başkasıdır' düşüncesini yaşamış olduğunu gösteriyor.