Barba'nın Mezeleri Fıstık Ahmet, bir yaşam ve dil ustası olduğu kadar "İstanbul mezeleri, çilingir sofrası ve rakı adabı" ustasıdır da. Bu sözcükleri alt alta koyup topladığımda çıkacak olan sonuç, yaşama kültürü dediğimiz şeydir. Görgüsüzleşen toplumumuzda bu kültür yaşamalı ve yaşatılmalı. Hiç abartısız söylediğime inanın. "Barba'nm Mezeleri" benim başucu kitaplarımdan biri olacak. Ataol Behramoğlu Dünya yalnız lezet felsefesi üstüne kurulmuş olsaydı, Barba Ahmet'in dünyasında mutsuz insan olmayacaktı. Bizim duygularımızı küçük tabaklara şir gibi bölüştüren Ahmet Tanrıverdi, çoktandır "nerededirler şimdi" dediğimiz lezetlerle ortak hasretimizi gideriyor. Tatması kadar okuması da lezetli bu reçetelerde mutlu bir dünya var. Mesut Yar Fıstık Ahmet diyor ki: "Rum Meyhanesi yoktur, Rum Meyhaneci vardır!" Rum meyhanecilerin işyerleri ise İstanbul Meyhanesi'dir. İçinde Türk, Rum, Ermeni, Yahudi, her mutfağın lezeti bulunmaktadır. Nazım Alpman Rakı, meze ve çilingir sofrası üzerine, birikimlerini aktardığı bu kitap, Ahmet Tanrıverdi'nin sayfalara dökülmüş keyif yolculuğunun önemli duraklarından biri. Halim Bulutoğlu Büyükada’nın gönülü tarihçisi Fıstık Ahmet, müdavimlerinin çok iyi bildiği mezelerinin tariflerini ve onları hazırlamanın püf noktalarını anlatıyor kitabında. Barba, Rumca “amca” anlamına geliyor. Eski İstanbul’da meyhaneciler yaşını başını almış, kalender ve azınlığa mensup olduğu için ‘barba’ diye anılırmış. Fıstık Ahmet’in mekanının adı da buradan geliyor zaten. Doyumluktan çok tadımlık birbirinden güzel meze çeşitleri ve neyin nasıl yeneceği de ayrıntısıyla veriliyor. Söz konusu meze olunca eşlikçisi rakının da nasıl, ne zaman ve ne kadar içilmesi gerektiğini de bilmek gerekiyor. Midenin fazla yorulmaması için meze de, rakı da kararında olmalı. Bir kişinin tüketeceği rakı da akşamda en çok 20cl olmalıymış. Fazlası içilirse ne olacağını şaire bırakıyor Fıstık Ahmet: “Birinci kadeh: Vücuda yarar. İkinci kadeh: Makul karar. Üçüncü kadeh: Kafayı sarar. Dördüncü kadeh: Dimağı yorar. Beşinci kadeh: Keseye zarar. Altıncı kadeh: Hatır kırar. Yedinci kadeh: Bela arar. Sekizinci kadeh: Vurur, kırar. Dokuzuncuda, hakim hesap sorar.”Çağlayan ÇevikBir Paragraf