"Bir o kalıyordu. Davetsiz Misafir. Eşek gözlü Leyla. O kalınca da her şeyi iyi geliyordu sana, şifâ geliyordu. Küfretmesi sevimli, şirretliği şirin, huysuzluğu hoş, kabadayılığı zarif, ölülüğü diri. Ölülüğü diri... ...
Sezgin Kaymaz
Kaçtınsa kaçmışındır, dönemezsin, denklem bu! Unutma, her korkuda binlerce eminlik vardır, göz karasında onca aydınlık mevcut... Meselesi hiç bitmeyen, Ankaralı Erzurumlu Teyze. Evinin direği, canının paresi horoz R...
Sezgin Kaymaz
“Gerçekten de anlıyordu Musa... Erzurumlu Teyze; ‘Kaçmakla kaçılmaz’ deyince onu anlıyordu, Beyabi, ‘Bal gibi kaçtın işte’ deyince de onu anlıyordu... ‘Sen aslında kaçmamışsın,’ dedikleri zaman, her ikisini de anlıyo...
Sezgin Kaymaz
"Gözlerim yanıyor artık ağlamaktan. Dünyayı sis perdesinin gerisinden görüyorum, üstüne süt dökülmüş gibi görüyorum her şeyi, puantiyeli görüyorum, beyazlı beyazlı. Yumayım diyorum şunları, kurumuş artık, hırş hırş s...
Sezgin Kaymaz
“Ankara Çayı, bağrına şefkatle basıp muhafaza ettiği sivrisinek larvalarını usul usul kabuğundan salıyor, evlâd-ı haşerattan dokunmuş vızıltı pikesini, analects avrat sövmüşmüş sövmemişmiş hiç aldırmadan civardan geç...
Sezgin Kaymaz
Sezgin Kaymaz